×


GİRİŞ YAP





GİRİŞ YAP
Üyeliğin yok mu? ÜYE OL.

9225 kez okundu

Son on yıldaki Uluslararası sistemdeki temel değişiklikler, Türkiye'yi istemedigi ve nahoş alternatifler arasında bir seçim gerektiren zor durumlara itecek şekilde gelişmektedir. Bu durum, Türkiye'yi yeni gelişmelere adapte etmeye zorlamaktadır. Ancak bu kez, cumhuriyetin ilk günlerinden bu yana, Türkiye taraf tutmaya başladı. Ve şaşırtıcı bir şekilde, Türkiye tarafını seçer.


Tabii ki, bu beklenmeyen seçimler, hoş olmayan seçeneklerle geliyor. Türkiye, bir Ulusal Strateji eksikliği içinde kendi yolunu seçiyor. Siyasi bir analist veya yabancı devlet görevlisine Türkiye'nin ulusal stratejisi hakkında düşüncelerini sorarsanız, muhtemelen ortak şeyler dışında pek çok şeyi duyarsınız.


Ulusal Strateji, bir devletin izlemesi gereken güvenlik ve güvenlik dışı hedefleri belirlemek ve askeri gücün bu hedeflere nasıl hizmet edebileceğini açıklayab dokümandır. Bunu başarabilmek için, Türkiye, genç beyinlerin teknolojiyi geliştirdigi mümkünse büyüyen bir ekonomiyi geliştirmelidir.


Türkiye'nin Ulusal Stratejisi olmadığından, Türkiye ekonomiyi ve teknolojiyi geliştirirken gecikmekte ya da geç kalmaktadır. Türkiye'nin bütün kaynakları elinde olmasına rağmen, başarısızlığa katkıda bulunan birçok faktör var. 


Videoyu izlemek için lütfen linki tıklayın