×


GİRİŞ YAP





GİRİŞ YAP
Üyeliğin yok mu? ÜYE OL.

9579 kez okundu

Bizler Irak'taki protestoların durmayacağını önceden tahmin ettik. Protesto sayısı son 4 ayda arttı. Dahası, gecen zamanda ölen ve yaralanan kişi sayısı protestoların yakında durmayacağını gösteriyor. Peki, Irak'ta neler oluyor? Daha da önemlisi, bunun İran'ı nasıl etkileyeceği?
 
Saddam sonrasi İran, Şii nüfusuyla etkisini artıracak bir ortam buldu. Protestocular, Türkiye, ABD, Almanya, Arap Körfezi ülkeleri gibi yabancıların ekonomiye katılımını sona erdirmeyi talep ediyor. Buraya kadar, normal görünüyor. Ancak protestocular, İran'ın etkisinin azaltılmasını istediklerini açıkça belirttiler. İran, milis gruplarının sponsorluğu ya da Şii topluluğunun bulunduğu bölgelerde yüksek bir profile sahip olduğundan protestolara maruz kalır.
 
Dahası, ABD'nin yaptırımlarının İran üzerindeki etkisini göstermeye başladığını unutmamalıyız. Geçen aydan bu yana, İran'da temelde kötü ekonomi nedeniyle ortaya çıkan çok sayıda protesto var.
 
ABD'nin yaptırımları etkili olduğu için İran'ın Irak'ta statükoyu sağlam tutması hayati önem taşıyor. İran için Irak ve Suriye üzerinden Akdeniz bölgesine erişim için hayati önem taşımaktadır. Bu nedenle, Irak'taki milisler İran açısından bu koridoru açık tutmak için hayati önem taşıyor. Dahası, Irak İran'dan çok sayıda mal satın alıyor. ABD yaptırımı devam ederken ekonomiye büyük katkıda bulunuyor.
 
Bu amaçla İran, Başbakan Hadi El-Amiri'yi gorevinde almayı planlıyor. İran'ın desteklediği önemli bir Iraklı Şii siyasetçi olan Muqtada El-Sadr bile açıkça Başbakanın sitifasını talep ediyor. Irak hükümeti makyaj çözümleri önerdi, daha iyi seçim sistemi, yeterli kaynağı olmayan gençlere yardım gibi…Bunlar, Irak hükümetinin son zorluklarla nasıl mücadele ettiğini gösteriyor. Ancak, bu sadece sorunları erteleyebilirken, ne Iraklı elitler ne de İran gerçek konular üzerinde çalışıyorlar.
 
Protestolarin bazilari ölümle sonuclandi. Malesef şiddet kullanan İran milislerinin sonucu bu olumler olmuştur. Uzun vadede milislerin şiddeti, Irak tarafından bölgedeki İran algısını kesinlikle zorlaştıracaktır. Böyle bir şiddet daha uzun sürerse, İran'ın Iraklılar arasındaki güvenilirliği ve popülaritesi azalacaktır. Bu nedenle, İran'ın tüm protesto karşıtı eylemleri gerçekleştirmek için arka kapı taktiğini kullanacağını ve elleri görünmez olacağını tahmin ediyoruz.
 
Uzun vadede bu taktiklerin hiçbirinin verimli çalışmayacağını dusunuyoruz. Yolsuzluk Irak'taki en büyük sorun kaynağıdır ve oyle olmayada devam edecek. İran ve Iraklı elitler, amaçlarına en uygun olduğu için yozlaşmış hükümetten vazgeçemezler. İran'ın Akdeniz bölgesine erişimi gerekiyor ve Iraklı elitlerin dogal kaynaklara ihtiyacı var.
 
Peki bu Türkiye'yi nasıl etkileyebilir? Irak'ın kuzeyinde önemli sayıda insan var. Hukumetlerin zayifladikca sınırlarının ve bazı bölgelerinin güvenlik gücleri tarafından kontrol edilemeyeceği açıktır. Bu nedenle, sadece yasadışı iş artmayacak ama aynı zamanda terörizm de patlak verebilir. Bu nedenle PKK/YPG üzerinden terörün Kuzey Irak'tan Türkiye'ye yükseleceğini düşünüyoruz. Böylece, Kuzey Suriye'de olduğu gibi bir eylemde hükümet üzerinde bir baskı yaratacak. Ve Irak ordusu harekete geçmeye isteksiz olacak, Türk ordusu harekete geçecek ve Kuzey Irak'ta bir tampon bölge oluşturacaktır.