Ain Issa şehri Irak sınırında başlayan, Halep'e bağlanan ve Suriye kıyılarına devam eden M4 karayolu üzerinde yer aldığı için askeri ve ulaşım açısından stratejik bir şehir. Hem Rusya hem de Türkiye'nin Kuzey Suriye'de ve şehrin yakınında askeri güçleri var. Bununla birlikte, Rusya'nın Ain Issa'daki askeri varlığı küçük ama büyük ölçüde semboliktir. Türkiye, Ain Issa yakınlarında yeni bir askeri üs kurdu. Ama neden?
SDG, ABD ve Rusya ile olan istikrarsız ilişkileri göz önüne alındığında, uluslararası destek için çalısmaya devam ederken Türkiye nezdindeki konumunu iyileştirmeye çalıştı. Ama başarılı olamaz. SDG komutanı Mazloum Abdi geçtiğimiz günlerde, Kürdistan İşçi Partisi (PKK) tarafından eğitilmiş Suriyeli olmayan savaşçıların Suriye'nin kuzeydoğusunda, SDG saflarında savaştığını açıkladı. Bu açıklama Türkiye'nin Özyönetim konusundaki en büyük endişesinin bir doğrulaması oldu.. YPG, son yıllarda ABD hava gücünün yardımıyla Suriye'nin kuzeydoğusundaki İslam Devleti'ne karşı savaşan Suriye Demokratik Güçler (SDG) ittifakının askeri omurgasını oluşturuyor. Ancak YPG Türkiye'nin güneydoğusunda PKK’nin bir kolu olup ulusal güvenlik tehditi oluşturuyor.
SDF açıkça YPG / PKK bir kolu haline geldi. Ve bu durum Rusya ve ABD’ye karşı Türkiye'nin kaygılarını arttırıyor. Ve Jeopolitik Pusulanın, Türkiye-Rusya ve Türkiye-ABD arasındaki Suriye'nin kuzeyindeki gerilimin, Türkiye güvenlik açısından garanti altına alınmadığı veya Türkiye’nin sınırından M4 karayoluna kadar kuzey Suriye'yi kontrol etmediği sürece çözülmeyeceğine güvenmesinin ana noktası budur. Hem Rusya hem de ABD, bölgedeki YPG / PKK / SDG'nin kuzey Suriye'yi kontrol etmesini istiyor ama bu durum gercekleşirse Türkiye'nin geleceği için en büyük güvenlik tehdidi getirecektir. Dolayısıyla Türkiye'den Ayn Issa'yı ele geçirmek için önümüzdeki dönemde daha fazla çaba göreceğiz. Türkiye, Ain Issa'yı ele geçirirse, YPG / PKK'yi Ayn el Arap / Kobane bölgesinden temizlemek için gelecekteki askeri faaliyetlerin bir göstergesi olacak .
Türkiye'nin Rusya ve ABD dış politikasında ince bir hata payı izlediği her geçen gün daha açık hale geliyor. İlişkilerde bozulma gelecekte kaçınılmazdır. Ancak tüm tarafların dengede tutmak için Kuzey Suriye'den daha önemli çıkarlari için hepsi düzeltilebilir. Asıl soru şudur; Türkiye'nin bölgede ki gerçek stratejisi nedir?
