Afganistan artık farklı bir ülke. Ülkenin bazı bölgelerinde direniş olmasına rağmen Taliban'ın ülkenin kontrolünü ele geçirmesiyle Taliban'ın ülkeyi hızla değiştirmek istediği aşikar. Rusya Dışişleri Bakanı, Afganistan'da direniş grupları olduğunu ve Taliban ile Afgan ordusu arasında (geriye kalanlar) daha fazla çatışma olacağını belirtti. AB, Taliban'ı henüz resmi olarak Afgan yönetimi olarak tanımadıklarını belirtti.
Önümüzdeki dönemde Afganistan'da daha fazla çatışma olacağından tek emin olduğumuz şey. Taliban, direnişi büyük şehirlerden temizlemek, püskürtmek ve uluslararası toplum tarafından tanınmak için mümkün olan her yolu aramak dahil her şeyi çok hızlı yapacaktır. Uluslararası toplumun Afganistan'ı nasıl yöneteceği belli değil. Hadi bu konuları analiz edelim.
Afganistan, Taliban'ın kontrolü altında görünüyor. Ancak çeşitli raporlar, ülkenin farklı yerlerinde yerel aşiretler ile Taliban arasında çatışmalar olduğunu vurguluyor. Bu çatışmalar, bağlılıkları ulustan yerel aşiretlere kaymış olan Afgan güvenlik güçleri tarafından destekleniyorsa, bu güvenlik güçlerinin elinde ulusal güvenlik güçlerinin silahları muhtemelen ellerinde bulundurdukları için Afganistan içinde uzun bir iç savaş anlamına geliyor.
Pakistan, bölgedeki diğer tüm yabancı aktörlere kıyasla Taliban ile bazı ilişkilere sahip. Ancak İslamabad, tanınma konusunda da karışık sinyaller veriyor. Rusya, Afganistan'da uzun bir iç savaşa neden olacak direniş gruplarının varlığından bahsetmiştir. Rusya'nın daha sonraki aşamalarda tanımaktan veya en azından tanımaktan kaçınmadan, Taliban'la çalışarak bir politika uygulamaya çalışacagı yorumlar yapıyor. Çin, yakından izlenmesi gereken hayati bir aktör. Çin, kendi iç sorunları nedeniyle Taliban'ın Uygurlar yüzünden sorun yaratmayacağından emin olmak istiyor. Birleşmiş Milletler'in daimi üyelerinden biri tarafından tanınmak daha önemli olduğu için Taliban'ın taviz vermesi daha makuldür. Buna sahip olmak için Taliban, ülke üzerinde tam bir kontrol kurması gerektiğinin farkında. Bu, isyancıları hızlı ve kararlı bir şekilde ortadan kaldırması gerektiği anlamına gelir.
AB'ye göre, Afganistan'da neler olup bittiğini çok fazla umursamıyorlar ama kesinlikle sığınmacılar için endişe verici bir konu. Ülke Taliban kontrolüne geçtiğinde, yabancı savaşçıların statüsü AB için endişe verici olacak. Bu nedenle AB, Afganistan'dan AB başkentlerine sığınma tehdidi olmadığından emin olmak istiyor. Üstelik AB, Afganistan'ı Taliban kontrolü altında (en azından seçimlerden sonraya kadar) tanımayacaklarının sinyalini veriyor. Ekonomik ilişkileri asgari düzeyde olduğu için bu durum AB'ye zorluk çıkarmaz.
Ortak düşman yenilmiş olsa da, Taliban içindeki bu grupların nasıl hareket edeceği de şimdilik belirsiz. Şimdi Taliban'ın komşu ülkelerle iyi geçinmesi ve uluslararası tanınma arayışına girmesi gerekiyor. Bunu yapmak için Taliban, Afganistan üzerinde kontrolü sağlamak ve ülkedeki isyanı en aza indirmek için kararlı bir şekilde hareket etmelidir. Ayrıca, Taliban farklı grupları kontrol etmeli ve Taliban savaşçıları arasında herhangi bir iç savaşı tetiklememeye dikkat etmelidir. Haklılıgını küresel arenaya göstermek için bir seçim yapması ve Taliban'ın halkın tercihi olduğunu kanıtlaması gerekiyor.
Afganistan'da bazı isyancı grupların oluşuyor ve Taliban'ın bir zamanlar onlara karşı savaştığı gibi Taliban'a karşı savaşmaya istekli olduklarına tanık oluyoruz. Gelecekte pazarlık çipleri oluşturmak için komşu ve batılı ülkeler tarafından destekleneceklerdir. Bu çok çaba ve zaman gerektirebilir. Bu arada, bu savaşan grupların gelecekte nasıl hareket edeceğini görmek hayati önem taşıyor. Herhangi bir normalleşme veya uluslararası tanınmadan önce, Taliban Afganistan'daki nihai güç olduğunu kanıtlamak zorundadır. Ama şimdilik gidilecek çok yol var.