×


GİRİŞ YAP





GİRİŞ YAP
Üyeliğin yok mu? ÜYE OL.

3712 kez okundu

Konumu yumuşatması, İsrail'in İran'a ilişkin temel tehdit değerlendirmesini değiştirdiği anlamına gelmiyor. Tam tersine, Viyana'da ne tür bir anlaşma yapılırsa yapılsın, İsrail'e yönelik risklerin ana kaynağını hala İran elinde tutuyor. Ancak İsrail, bir anlaşmanın sağlanabileceği bir geleceğe kendisini hazırlıyor gibi görünüyor.

YOUTUBE

 
İran, İsrail'in güvenlik endişelerini yumuşatmak için kamuoyu önünde buna ihtiyacı olduğunun da farkında olduğundan kendileri icin sorun olmayan gerekli tavizleri vereceğinden emin olacaktır. Anlaşma sınırlı bir anlaşma olabilir veya olmayabilir ama bu yıl gerçekleşmesi muhtemeldir. İran'ı finans kuruluşlarına açacak ve muhtemelen bölgeye barışçıl bir dönem getirecektir. Asya'da artan Çin tehdidine karşı koymak için büyük askeri kaynaklar kaydırıldığından, ABD zorunlulukları için hayati önem taşımaktadır. Ayrıca Rusya ve Çin'in özellikle ABD'den ayrıldıktan sonra bölgede sınırlı bir etkiye sahip olmasını sağlayacaktır.
 
Nükleer olmayan konular da masada olduğu için görüşmeler beklenenden daha uzun sürüyor. Doğal olarak İran, yatırımlar için finansa ihtiyaç duyduğu için daha fazla petrol ve gaz satarak ihracatını artırmak istiyor. İran, anlaşma imzalandıktan sonra ilk yılda kolayca 20 milyar dolar elde edebilir. Bu ekonomik faaliyetleri yanı sıra uluslararası yatırımları da artıracaktır. İran bu tür fırsatları ortaya çıkardığından, ABD doğal olarak İran'ın ABD yapımı ekipman ve hizmet alımlarına öncelik vereceğini garanti ederek maksimum getiriyi garanti etmek istiyor. Dolayısıyla sadece nükleer anlaşma ile gvvenlik değil, İran'ın uluslararası yatırımlardan elde ettiği gelirden pay alıyor.
 
Ancak İran ile İsrail arasındaki barışçıl dönem, ancak anlaşmanın son teslim tarihine kadar sürebilir. ABD bölgeye uzun süre devam etmeyecek. Son teslim tarihinden sonra İran, nükleer silah içerebilecek yüksek teknolojili askeri teçhizat geliştirmekte özgür olacak. ABD desteği olmadan, İsrail küresel olarak yeni müttefikler aramak zorunda kalacak. İsrail'in gelecekte ABD ile azalan ilişkilerle karşılaşmak üzere Çin ve Rusya ile daha derin ilişkiler geliştirdiğini görmek şaşırtıcı olmayacaktır.