×


GİRİŞ YAP





GİRİŞ YAP
Üyeliğin yok mu? ÜYE OL.

2537 kez okundu

Bunun sadece bir reddetme / engelleme olduğunu ve çok fazla bir şey ifade etmediğini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. Bu, Kazakistan'ın kendisini dünyada nasıl gördüğünün değişmesi anlamına geliyor. AEB'deki (Avrasya Ekonomik Birliği) çatlağını inceleyelim.

YOUTUBE 
 
 
Haziran ayının başında, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı AEB'nin Batı yaptırımlarına ortak bir yanıt hazırladığını söyledi. Şaşırtıcı bir şekilde, Kazakistan Dışişleri Bakanlığı “Hayır” dedi. Nur Sultan, AEB'nin siyasallaştığını görmekten mutsuz ve ekonomik birlik içinde kalmaktan mutlu. Hiç şüphesiz Moskova için bir ciddi aksilikti. Ama daha da önemlisi Nur Sultan “Ben senin uydu devletin değilim, bana saygı duy” demiştir ve bu önemli bir gelişme.
 
Bugün ülkenin gayri safi yurtiçi hasılasının ¼'ü Rus boru hatları yoluyla petrolden geliyor. Bu nedenle Rus dostluğu, Kazakistan için bir tercih değil, zorunluluktur. Avrasya Ekonomik Birliği, dönemin Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'in entegrasyonudur.
 
Kazakistan karayla çevrili bir ülke olduğundan, başkalarının iyi niyetine ihtiyaç duyar ve başkalarıyla ekonomik entegrasyon zorunluluktur, tercih değildir. Nur Sultan böyle bir ittifak oluşturarak ihracatını %25 artırmış ve ülkedeki ortak girişimler ikiye katlanmıştır. Ayrıca ülkenin Vietnam İran ve Çin gibi ülkelerle olan ticaretini serbest ticaret anlaşmaları yoluyla çeşitlendirmesini sağlıyor.
 
2012 yılından itibaren emtia fiyatlarında düşüş yaşanmakta ve ekonomik yavaşlama sadece Kazakistan'ı değil dünyayı da vurmaktadır. Ayrıca son dönemde Rusya'ya yönelik yaptırımların da birlik üzerinde olumsuz etkileri olmuştur. Tüm bu etkiler Kazak Tengesi (Kazak para birimi) üzerinde baskı oluşturmuştur.
 
Tüm bu olumsuz değişiklikler Kazakistan'ı ticaretini daha da çeşitlendirmeye zorluyor. Bu nedenle Kazakistan, ekonomiye nakit pompalayacak veya altyapı projelerine yatırım yapacak kaynaklara sahip AEB dışındaki komşularından veya ülkelerden uzaklaşmayı göze alamaz. Kazakistan bu listede ismine izin verirse, bir dahaki sefere Kazakistan'ın adını Batı yaptırım listesinde görme riski olacaktır.
 
Moskova, Kazakistan'ın buna neden karşı çıktığını anlıyor. Rusya, ekonomisinin tüm üyelerini istediği gibi entegre etme yönünde bir muhalefet içinde olduğunun farkındadır. Bu nedenle zaman zaman taviz vermek entegrasyon sürecinin bir parçasıdır. Kazakistan konumu, Rusya, Çin, Orta Asya Cumhuriyetleri, Türkiye ve Kafkaslar arasındaki ticaretin kavşak noktası olmasını sağlıyor. Doğal kaynakları onu Türkiye'nin yanı sıra Batı, Çin ve Rusya için önemli ve çekici bir destinasyon haline getirmektedir. Her ne kadar coğrafya da Kazakistan örneğinde olduğu gibi gerçeklere hizmet ediyor. Karayla çevrili olduğu için diğer ülkelerin iyi niyetine bağlı olmak zorundadır. Bu nedenle, büyük siyasi çatışmalar söz konusu olduğunda mümkün olduğunca tarafsız kalmalıdır. Kazakistan, Rusya'ya karşı dengeyi sağlamak için kaldıraca sahip değil, ancak Rusya ekonomisinin zayıflaması, gelecekte ki dengeyi etkilemesi muhtemeldir.
 
Uzun süredir takip ettiğimiz Rus ekonomisinin zayıflaması Türkiye'nin Orta Asya'daki ayak izini artırması için büyük bir pencere açıyor. Türkiye'nin ticaret yolu avantajlarının yanı sıra Orta Asya'daki Türk milletleriyle kültürel bağları da bulunmaktadır. Türkiye, Türk Konseyi'ni bir ekonomik ve güvenlik örgütüne dönüştürebilirse, Orta Asya'daki Rus etkisini tamamen ortadan kaldırmayabilir, ancak önemli ölçüde azaltabilir. Ancak Türkiye'nin en büyük engeli ekonomisidir. Türkiye kırılgan bir ekonomiye sahip olduğu sürece, dış politika zorunlulukları her zaman iddiasız olacaktır.