×


GİRİŞ YAP





GİRİŞ YAP
Üyeliğin yok mu? ÜYE OL.

9186 kez okundu

19 Ağustos’ta, hükümet Diyarbakır, Van ve Mardin’in yeni seçilen belediye başkanlarını görevden aldı. İktidardaki AKP bir süredir bu bölgelerde popüler değil. PKK, Kobani'yi IŞİD'e bıraktığı için AKP'yi suçladı ve 2015'te barış sürecini sonlandırdı. PKK, 2015-2017 yılları arasında terör olaylarını artırdı. Böylece, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın milliyetçi oyları kazanmasını sağladı.

Bununla birlikte, PKK, 2017 yılında terör saldırıları azalttı. HDP'nin (Demokratik Halk Partisi) diğer ana akım partiler ve laik CHP seçmenleri ile resmi ve gayri resmi diyaloglar kurmasını engellemek için yeni bir taktik oluşturdu.

Görünüşe göre bu yeni taktik işe yarıyor. İmamoğlu ve Yavaş'ın sırasıyla İstanbul ve Ankara'yı AKP'den almasına imkan veren kritik oylar Kurt seçmeninden geldi.

3 belediye başkanının görevden alınması İmamoğlu ve CHP'ye Kürt seçmenleriyle resmi olarak bir araya gelmek zorunda kalmadan birlikte olma fırsatı veriyor. Bu, CHP için hayati öneme sahipti çünkü seçmenlerin çoğu aslında laik ve milliyetçiydi. CHP böylece iki şey yapmayı hedefliyor; bunlardan biri HDP'ye alternatif bir parti olmak, ikincisi ise süreçte kendi CHP destekçilerinin, kendi tabanını baltalayan adımlardan kaçınarak Kurt secmenine yaklasmak. Öyle görünüyor ki, bu yaklaşım belli bir seviye kadar başarılı oldu. Ancak yinede bazi CHP seçmenlerinin gözünden kaçmadı.

CHP'nin belediye başkanlarına dayanışma ziyareti, Kürt seçmenlerin üzerinde etkili oldu. Ayrıca İmamoğlu, Kılıçdaroğlu (CHP Başkanı) ve Demirtaş (HDP lideri) 'nin eşlerinin sabah kahvaltılarında birlikte olmasi CHP' nin Kürt seçmenlere destek vermeye devam etme yönünde doğrudan bir girişimi olduğunu gösteriyor.

Asıl mesele HDP görüntüsü ve eylemleri. İmamoğlu Diyarbakır'ı ziyaret ederken, 19 yaşındaki genç bir anne, Diyarbakır HDP ofisinin önünde bağırarak oğlunun PKK'dan serbest bırakılmasını istedi. Anne, oğlunun bir süre önce HDP tarafından yakalanarak DAEŞ ve Türkiye’ye karşı savaşmak için Suriye'ye PKK kamplarına gönderildigini söyledi. Oğlunu geri istedi ve HDP'yi ayrımcılık yapmak ve gençler üzerinde kaba kuvvet kullanmakla suçladı.

HDP'nin PKK/YPG ile olan ilişkisinden vazgeçmediği açık. İnkar etmelerine rağmen, PKK/YPG'ye insan gücü sağladıkları birçok kez kanıtlandı. Ve bu Türkiye için büyük bir endişe kaynağı. AKP stratejisinin bundan sonra nasıl olacagı belli değil. Başkan Erdogan’ın bir sonraki hamlesini kimse tahmin edemez. Ancak hiç kimse HDP'nin gerçekte ne istediğini de bilmiyor. HDP'nin ulusal bir parti olmadıgı (ve olmak istemeyeceği) açıktır. Amaçları, Türkiye'nin doğu ve güneydoğusundaki seçimleri kazanmak ve oylarını mümkün olduğunca arttırmak. Ancak, HDP, PKP/YPG'ye lojistik tedarik ederken, HDP ile birliktelik görüntüsü, CHP'deki laik seçmenler için çok endişe vericidir. Bu sekilde devam edilmesi halinde, 2023'teki seçimlerden önce ve hatta erken seçim yapılsa bile partideki isyan olasılığını artıracaktır.